Önkal Kılavuz yazdı

Konuşmalarıyla büyük ilgi gören ODTÜ Fizik Mühendisliği ve Gazi Üniversitesinden ayrılıp Hacettepe İktisat Fakültesinden mezun olmuş çiftçi Nihat Babaözlü’yü köşe yazıma aldım. 

İlk defa toplum önünde konuşma yapıyorum. Hatam olursa özür diliyorum demekle başladı. Özür dilemesi gerekenlerin bu toplantıda olmadığını iyi biliyor. Beni konuşturmak istemediler, engellediler ben çiftçiyim ,huzursuzum, uykusuzum çiftçilik yaparken mazotu ucuz versinler pancarımı rahat ekip satayım fakat şuan aramızda bizi dinleyecek hükümet yetkilisi bile yok. Çiftçiler “ efendi” yerine konmadıkça millet yükselemez.”

16 Mart 1923’te Adanalı çiftçilere Atatürk şöyle bir konuşma yapmıştı. “Diyebilirim ki hayatımda yaşadığım en ulvi, en sade , en mesut ve samimi gece bu gecedir. Çünkü bu gece çok derin hürmetlerle, muhabbetlerle merbut olduğumuz milletimizin ekseriyetini teşkil eden çiftçilerimizle bir sofrada bulunuyorum. Sofrada onların emekleriyle husul bulmuş ekmeği onlarla beraber yiyiyoruz” demişti.

Ben diyorum ki Nihat Babaözlü hiç kimseden özür dileyecek suç işlemedin, sen şeker fabrikalarının satışına kırgın ve kızgın bile olsan hiçbir tarım bakanı senin gibi pancar üreticisi olmadı. Bu millete ucuz et yedirme sözü verenler utansın. İskenderun Limanına hayvan getiren geminin kokusu aylarca geçmedi. 20 bin Angusun bıraktığı koku unutulmadı.