Çok eski arkadaşım Fevzi, sana yıllar önce okuduğum bir yazıdan yola çıkarak, son zamanlarda yaşadıklarımız ve senin dün Keşan’da yerel gazeteye verdiğin açıklamalar hakkında bir şeyler söylemek istedim. Sonuna kadar okumanı istiyorum.
15 Şubat 2012 tarihinde ODA TV’de çıkmış bir yazının başlığıydı, “Karl Marks’tan Kılıçdaroğlu’na mektup var.”
Karl Marks’ın ağzından yazılmış mektupta, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin geçmişte büyük hataları olduğu konusunu gündeme getirmesinin yanlışlığından bahsedilmiş ve AK Parti’nin propaganda yönteminin Kılıçdaroğlu’nu etkilememesi gerektiğine vurgu yapılmıştı.
Mektupta Karl Marks’ın ağzından şu ifadelere yer verilmişti:
“Alman Tarih Okulu’nu eleştirirken sarf ettiğim cümleyi şimdi sizin için edeceğim. Çünkü görüyorum ki, AKP hükümetinin propaganda yöntemi sizi etkilemişe benziyor. Onların maksadı bellidir. Ve işte bu sebeple cümleyi size yazıyorum:
‘BUGÜNÜN REZİLLİĞİNİ DÜNÜN REZİLLİĞİ İLE MEŞRULAŞTIRMAYINIZ!’
Sayın Kılıçdaroğlu,
Sizin ve partinizin buna ihtiyacı yok...”
Mektubun sonunda ise,
“Evet, fazla zamanınızı almayacağım. Sözümü hiç unutmayınız...
Saygılarımla...
NOT: Engels’in de selamı var...” denmişti.
Fevzi, hatırlar mısın o zamanlar sen Edirne İl Gençlik Kolları Başkanı idin. 29 Ekim 2003 tarihinde Keşan Gençlik Kolları olarak Cumhuriyet Bayramı etkinliğimize gelerek bizi onurlandırmıştın. O dönem Keşan da Edirne de CHP’nin değildi. Hatırlamaman mümkün değil. Çünkü o zamanlar partinin yükünü çekenler birbirlerini hiç unutmazlar, mesela ben seni hiç unutamam o zamanlardaki çabalarını.



2002’nin Aralık ayının bir Pazar sabahı yeni seçilmiş Milletvekilimiz Nejat Gencan’la CHP Keşan Gençlik Kollarımızı karşılamıştınız Edirne’de. Nejat abiyle yakınlığın ile sorunlarımızı kendisine iletebiliyorduk. Neyse çok duygusala bağlamak istemiyorum ama seninle hukukumuz eski. Zaten buna dayanarak adınla hitap ediyorum.
Sonra yıllar geçti 2010 yılının Nisan ayı İl Başkanlığı seçiminde gördüm seni…
Sonra gene yıllar geçti ve sen Edirne İl Başkanı seçildin. CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı olarak 16-17 Ocak 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen 35. Olağan Kurultay’ın senin ilk kurultayın oldu. 6 delege ile yola çıktınız. Milletvekilleriyle pozlar verdiniz. Her şey çok güzeldi. Cumartesi günü Genel Başkan’a da oyunuzu da kullandınız. Sonra, Pazar günü geldi ve 3 delegen oy kullanmadı. (Diğerlerini geçtim, içlerinden bir tanesinin hala aklım almıyor neden oy kullanmadığını)
Kurultay’dan 3 gün sonra Keşan’da yerel gazeteye açıklama yaptın. Açıklamanı sonuna kadar okudum. Ben burada açıklamanın hepsinin üzerinde durmak istemiyorum çok eski arkadaşım Fevzi.
Şimdi sen demişsin ki: “Edirne’nin Parti Meclisi üyesinin olmayışının nedeni, 2008 yılındaki kurultay delegeleridir.”
O dönem Parti Meclisi üyesi olan 22 ve 23. Dönem CHP Edirne Milletvekili Rasim Çakır’ı dönemin kurultay delegelerinin Genel Merkez’in kapısında yatıp kalkarak Parti Meclisi üyeliğini aldırmak için çalıştıklarını ve de başarılı olduklarını söylemişsin. O dönem Edirne’de 8 kurultay delegesinden Mehmet Özcan, Abdül Baki Topal ve Nejat Gencan’ın da delege olduğunu hatırlatmışsın. O dönem ne yazık ki Rasim Çakır’ın arkasında duramadılar ve bugün Parti Meclisi üyeliği konusunu tartışmak zorunda kalıyoruz demişsin.
Fevzi, yazının başında Karl Marks’ın Kılıçdaroğlu’na yazdığı mektuptan bahsettim. Marks’ın, Alman Tarih Okulu’nu eleştirirken sarf ettiği bir söz vardı. Şimdi o sözü sana söylüyorum:
 “Bugünün rezilliğini dünün rezilliği ile meşrulaştırma Fevzi”
Geçmişte yaşananları anlatarak bugünkü rezilliği bize unutturmaya çalışma Fevzi.
İnan ne senin ne de CHP’nin buna ihtiyacı var.
Evet, keşke bu konuları tartışmak zorunda kalmasaydık, keşke bu yazıda o zor geçen Gençlik Kollarındaki günlerimizden çokça bahsedebilseydik.
Fazla zamanını almayacağım Marks’ın bu sözünü hiç unutma.
Çok eski arkadaşım Fevzi, sen artık bir İl Başkanısın. Seni artık bugün ilgilendiriyor.
Murat, Ender, Ali, Çağlar, Erdem, Metin, Yalçın, Gülden’ler, Anıl, Ümit abi, Sezer, Nazmi, Serdar ve o dönem adını sayamadığım Keşan Gençlik Kolları’ndan arkadaşlarımın çok selamı var.