Yayla Sahil Platform yönetimi; Ali Duymaz, Sabahattin Karaman, Ayşe Marangoz, Kemal Sütçü, Güral Özdilek, Suzan Demirten yaptıkları açıklama ile Yayla’ya yapılacak dalgakıran’ın sorunları çözmeyeceğini belirterek bilimsel bir çalışma yapılmasını ve valiliğin halkla diyalog kurmasını talep etti.
Yapılan yazılı açıklama şöyle;
YAYLA SAHİLİ GİDEREK YOK OLUYOR
Yayla Sahil Platformu, bölgede yıllardır yaşanan kıyı erozyonu ve liman yapımı nedeniyle ortaya çıkan sorunlar hakkında bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, yıllar önce bilimsel analiz yapılmadan inşa edilen limanın, sahilde ciddi tahribat yarattığı vurgulandı.
Platformun açıklamasına göre:
Yayla sahili 25-30 metre uzunluğundaki kumsalını kaybetti, evler neredeyse denize sıfır hale geldi.
Liman içi kumla dolduğundan büyük balıkçı tekneleri limana giremiyor.
Limanın uzun kolu tamamen, kısa kolu ise büyük oranda kumla dolmuş durumda.
Yedi yıl içinde liman tamamen yosunlarla kaplanma riski taşıyor.
DALGAKIRAN PROJESİ SORUNLARI ÇÖZÜYOR MU?
Platform, yetkililerin çözüm olarak sunduğu dalgakıran projesine dair önemli eleştiriler yöneltti. Basında yer alan bilgilere göre, proje kapsamında denize dokuz adet beton dolgu dalgakıran yapılacak. Ancak platform, bu projenin sahildeki gerçek sorunlara çözüm olmadığını düşünüyor.
Özellikle liman ağzına herhangi bir dalgakıran yapılmamasının, kum dolma sorununu devam ettireceği belirtilirken, Yayla sahilinde neredeyse hiç kum kalmadığı için, dalgakıranların kum tutma işlevi göremeyeceği ifade ediliyor.
PLATFORMUN TALEPLERİ
Yayla Sahil Platformu, projeye ilişkin şu talepleri sıraladı:
SORULARIMIZ VE TALEPLERİMİZ
1-Saros Körfezi senede 4 defa Ege’den Gelibolu istikametinden girip Erikli Yayla istikametinden çıkan akıntılara sahip.Bu akıntılar suyumuzu yenileyip değiştirir. Ancak Yayla’mızda bu akıntılar açığa çekilen kumlarımızı liman içine girmesini de sağlıyor. Dalgakıran projesinde liman ağzına dalgakıran gözükmüyor. Bu da bizim sorunumuzu çözmüyor.
2-Yayla sahilinde hiç kum kalmadığı için yapılacak dalgakıran kum tutma işlevini yerine getiremez. Çünkü kum yok. Yeniden dolması onlarca yıl alır. Bize göre de kumlaşmayı sağlamaz. Bu nedenle kıyılarımıza en az 6-7 metre mesafeye kum tutucular yapılmalı. Bu alana denizin bizden alıp liman arkasına taşıdığı kumlar taşınıp döşenmeli.Ancak o zaman dalgakıranlar bu kumun gitmesini engeller ve kumun yavaş yavaş artmasını sağlarlar.
3-Sahillerimize duş , tuvalet ve soyunma odaları gerekmektedir.Ayrıca denize emniyet şeritleri güvenliğimiz için şartır.
4-Sahil sorunumuz sadece dalgakıranlarla da bitmiyor. Bölgemizde özel işletmelerin sahil yağmasını da sonlandırması gerekiyor. Kıyı kenar çizgisi içindeki tüm kumsallar derhal halka açılmalı , ücretli olmaktan çıkarılmalıdır. İşletmelerimiz halka ait alanlardan değil hizmet verdikleri işlerden para kazanmayı bilmelidirler.
5-Özel işletmelerin sahilleri ücretli hale getirmesine son verilmeli, kıyı şeridi tamamen halka açılmalı.
Gün geçmiyor ki ülkemizin doğasının katledilmediği bir gün yaşansın. Şimdi konumuza gelelim.Yaylamızda zamanında bir liman yapıldı.Belli ki hiçbir bilimsel çalışma yapılmadan, analiz yapılmadan bilim çevrelerinde görüş alınmadan.Sonuçta bu gün yaşadıklarımız şunlar;
SORUNLAR
1-Liman yüzünden yayla sahili 25-30 metre uzunluğunda kumsalını kaybetti. Evler yalı evine döndü, dalgalardan evlerin yıkılmasını önlemek için beton duvarlar inşa etmek zorunda kaldılar.
2-Limanın kendisine kum dolmaya başladı.Yaklaşık beş senedir limana büyük balıkçı tekneleri maalesef giremiyor.Çünkü tabana oturmaya başladılar.Deniz suyu derinliği azaldığı gibi uçkısımlarda artık kumsallar oluşmaya başladı.
3-Limanın L kolu,uzun olan kolu artık tamamen kumla doldu.Yani sanki kara içine yapılmış gibi. L kolun kısa bölümü ise yaklaşık 100 metredir zeminin ilk taş blokları da artık kumla kaplandı.Yani kısa sayılacak bir zamanda plaj olacak gibi duruyor.
4-Limanın kısa kolu 250 adımlık bir kol.Bunun 160 adımlık bölümü de deniz yosunları ile doldu.Liman ağzına çok az bir mesafe kaldı.Yaklaşık yedi yıl içinde mendirek dolacak ve yosunlar liman içine girmeye başlayacak.
Valiliğe Çağrı: Halkla Buluşun!
Yayla Sahil Platformu, Edirne Valiliği’ne çağrıda bulunarak, projenin halkın katılımı olmadan yapılmasının doğru olmadığını belirtti. Bölge halkı ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınmadan atılan adımların sürdürülebilir olmayacağını vurgulayan platform, Sayın Vali’den Yayla’da bir toplantı düzenleyerek kamuoyuna açıklamalarda bulunmasını talep etti.
Yayla Sahil Platformu yetkilileri, devlet-millet işbirliği ile daha verimli ve sürdürülebilir çözümler üretilebileceğine inandıklarını ifade ederek, kamuoyunu bilinçlendirme ve çözüm sürecine dahil etme konusunda kararlı olduklarını belirtti.
