BÜLENT SAYLAM
Paçaman, açıklamasında projemim “Başlamak üzereyiz, başlıyoruz, çok yakında” gibi söylemlerden öteye geçilemediğini kaydetti. Ayrıca Paçaman, meclis gündemine getiren merhum Edirne Milletvekili Erdin Bircan ile devamında önceki dönem Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu’yla birlikte mücadele ettiklerini belirterek “ESTAB (Edirne Saros Turizm Merkezi Turizm Altyapı Hizmet Birliği) olarak 2019 yılından bu yana projeyi kamuoyu gündemine taşıdık. İlgilileri her fırsatta göreve davet ettik. Fakat çare olmadı, sesimiz duyulmadı.”
TARİHİ KALINTILARDAN GERİYE KALANLAR DA TAHRİBATA UĞRAYIP DENİZE GÖMÜLÜYOR
Paçaman, açıklamasına şu ifadeler ile başladı: “İlgili kişilerin verdiği son bilgilere göre proje Şubat 2022 yılında ihale aşamasına gelmişti. Sonrasında ‘başlamak üzereyiz, başlıyoruz, çok yakında’ gibi söylemlerden öteye geçilememiştir. Geçtiğimiz aylarda şiddetli lodosun da etkisiyle sahildeki bazı işletmelerde maddi zarar meydana geldiğini öğrendik. Ayrıca sahil şeridinde bulunan tarihi kalıntılardan geriye kalanlar da tahribata uğrayıp denize gömülüyor.”
PROJEYİ KAMUOYU GÜNDEMİNE TAŞIDIK, SESİMİZ DUYULMADI
Yayla tahkimatı ile ilgili olarak Edirne Milletvekilleri merhum Erdin Bircan ve Okan Gaytancıoğlu ile mücadele verdiklerini kaydeden Paçaman, açıklamasına şöyle devam etti: “Eylül 2017’de konuyu meclis gündemine de taşıyan geçmiş dönem Edirne Milletvekilimiz Merhum Erdin Bircan’ı rahmetle anıyorum. Bu sorunun devlet eliyle düzeltilmesi için çok mücadele etti ama sağlığında çözüm için adım atıldığını bile göremedi. Devamında 25-26-27.dönem Edirne Milletvekilimiz Okan Gaytancıoğlu, gerek basın açıklamalarıyla gerek ilgili bakanlıklara verdiği soru önergeleri ile projenin uygulanması için gerekli mücadeleyi vermiştir. ESTAB olarak 2019 yılından bu yana projeyi kamuoyu gündemine taşıdık. İlgilileri her fırsatta göreve davet ettik. Fakat çare olmadı, sesimiz duyulmadı. Sorunun çözümü noktasında Kasım 2019’da her siyasi partiden seçilmişlerin olduğu, oda ve borsa temsilcilerinin de bulunduğu bir kurul kuruldu. Sorunun çözümü noktasında öneri ve girişimlere rağmen bu kurul da sesini yeterince duyuramadı. Geldiğimiz noktada ülkemin en nadide köşelerinden biri olan Saros Körfezi’nin gözde yerleşkesi Yayla Sahili göz göre göre yok oluyor!
VAKİT KULAĞIMIZIN ÜZERİNE YATMA VAKTİ DEĞİLDİR
ESTAN Başkanı Süleyman Gürsel Paçaman, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “2014 yılından bu yana yapımı yılan hikayesine dönen dalgakıran projesine bir an önce hayata geçirilmelidir. Devlet eliyle yapımı çok zor olmayan bu elzem proje ile yaylanın hem kıyı turizmi hem de tarihi değerleri hayatta kalacak. Güzel Yaylamız artık can çekişiyor. Bu hepimizin ortak feryadı olmalıdır. Yayla’nın kaybedecek 1 ayı bile kalmamıştır. Vakit kulağımızın üzerine yatma vakti değildir.
Projenin Gelişim Süreci:
-Yayla sahilinde Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı I. Bölge Müdürlüğü tarafından Keşan Yayla Köyü Balıkçı Barınağı yaptırılmıştır. Balıkçı barınağı 2007 yılında yapımı tamamlanmıştır.
-Balıkçı Barınağının tamamlanmasından sonra zamanla sahilin diğer kısmında kıyı erozyonu baş göstermiş olup bununla birlikte organik ve katı madde birikimleri de gözlenmiştir.
-Bununla ilgili 2004 yılında İTÜ İnşaat Fakültesi Hidrolik Laboratuvarı tarafından bir rapor yayınlanmıştır. Raporda biriken organik ve katı maddelerin durgun suda çözünerek su kalitesini düşürdüğü ayrıca çevre sakinlerini ve turistleri rahatsız eden bir koku yaydığı açıklanmıştır.
-Yine bu raporda bölgedeki asıl problemin bu organik maddenin kıyıya taşınması
değil, balıkçı barınağının doğusundaki ölü bölgeden denize geri dönemediği için bu
bölgede birikmesi olduğu, bu kısır döngüden dolaylıda kıyının hassas dengesinin
tehlikede olduğu belirtilmiştir.
-Bu sorunlara çözüm olarak kıyı erozyonunu önlemek için, kıyıdan açıkta, kıyıya paralel, batık, 7 adet ayrık dalgakıran yapılmasına karar verilmiştir. Batık dalgakıranlar kıyıyı dengeli bir seviyede tuttuğundan hem kıyı erozyonunu önleyeceği hem daha az yosun birikmesine neden olacağı hem de kıyı şeridinde doğal görünümü bozmayacağı öngörülmüştür.
-Proje, Mevcut Balıkçı barınağından kaynaklanan sorunu çözmek için yapılmış olup
işin sahibi dönemin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’dır. Proje, bir
kamu yatırımı olduğundan ÇED raporu alındıktan sonra 2014 yılı yatırım programına
alınması planlanmıştır. Bakanlık tarafından belirlenen takvime göre projenin 2017 yılında tamamlanmış olması gerekiyordu.
Proje kamu yatırımı olması sebebiyle yatırım Bakanlığın kendi ödenekleriyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir."