Taşocağı için toplanan imzalar Kaymakamlığa teslim edildi
ERDOĞAN DEMİR
Keşan Kent Konseyi, Keşan Kent Konseyi Yeni Mah Meclisi, Keşan Kent Konseyi Kent Çevre, Ekoloji Meclisi, Yeni Mahalle Muhtarlığı, Yeni Muhacir Belediye Başkanlığı, Yeni Muhacir Beldesi Atatürk Mahalle Muhtarlığı, Yeni Muhacir Beldesi Cumhuriyet Mahalle Muhtarlığı, Yeni Muhacir Beldesi İnönü Mahalle Muhtarlığı, Yeni Muhacir Beldesi İstiklal Mahalle Muhtarlığı, Mustafa Kemal Paşa Mahalle Muhtarlığı, Cumhuriyet Mahalle Muhtarlığı, İspat Cami Mahalle Muhtarlığı, İzzetiye Mahalle Muhtarlığı, Büyük Cami Mahalle Muhtarlığı, Yeni Mescit Mahalle Muhtarlığı, Yukarı Zaferiye Mahalle Muhtarlığı, Paşayiğit Mahalle Muhtarlığı, Aşağı Zaferiye Mahalle Muhtarlığı, Keşan Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası, Keşan Berberler ve Kuaförler Odası,
Emekli ve Demokrasi Platformu bileşenleri;
Eğitim-Sen, Eğitim-İş, Disk-Genel-İş, Tüm Emeklilerin Sendikası, Atatürkçü Düşünce Derneği, Emekli Öğretmenler Yardımlaşma Derneği, Temiz Keşan Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi, Sol Parti, Emek Partisi, Dem Parti’nin imzaladığı ortak bir açıklama ile Keşan’ın kalbinde, Yenimahalle, İzzetiye Mahallesi ve Aşağı Zaferiye Mahallesi arasında; Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Hakkı Yörük Sağlık Meslek Lisesi, Gençlik Merkezi ve Yüzme Havuzu’nun yalnızca birkaç yüz metre uzağında, hayati bir tehditle karşı karşıya kalınan taş ocağı ile ilgili toplanan 558 imza dün düzenlenen bir basın toplantısının ardından Keşan Kaymakamı Aziz Mercan’a teslim edildi.

Saat 13.00 sıralarında Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Keşan Konseyi Başkanı Dr. Uğur Özdağlı, böyle bir tehlikeye karşı Keşan’ın gösterdiği dayanışmaya teşekkür ederken, Keşan Belediyesi’nin bu konuya sessiz kalmasına da dikkat çekti.
Özdağlı, yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi.

“Keşan halkı teslim olmayacak
Sadece iki gün önce, 12 vatan evladı, bir mağarada yürüttükleri arama çalışmaları sırasında metan gazı zehirlenmesi sonucu hayatını kaybetti. Bu acı, sadece bir kaza değil; ihmaller zincirinin, denetimsizliğin ve insan hayatının değersizleştirildiği bir düzenin sonucudur.
Sormadan edemiyoruz:
Önlem alındı mı? Ekipman yeterli miydi? Gaz maskeleri tam mıydı? Acil müdahale planı var mıydı?
Yoksa bu insanlar, göz göre göre ölüme mi gönderildi?
Biz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, bu toprakları bize vatan kılan tüm kahramanları bir kez daha rahmetle anarken, aynı zamanda bu ülkenin “ucuz can verilen bir ülke” olmaktan artık kurtulması gerektiğini yüksek sesle haykırıyoruz.
Sorumlular hesap vermeli.
Şimdi Keşan’a bakalım…
Yenimahalle, İzzetiye, Yenimuhacır ve yüksekokul kampüsüyle çevrili 500 dönümlük bir alanda, yıllar önce alınmış eski bir ruhsat üzerinden taş ocağı tekrar canlandırılmak isteniyor. Hem de sadece faaliyete geçirmek değil; genişletmek, derinleştirmek ve şehrin içine kadar dayatmak isteniyor.
Oysa biz biliyoruz ki, o patlatmalar beş günde bir yapıldığında, deprem olmuş gibi evlerinden fırlayan insanların sesleri yankılanıyor semada. Çatlayan duvarlar, sarsılan yuvalar, korkuyla büzülen çocuklar bu işin “çevresel etkisi” değil mi?
Bu alan, 20 yıl önce belki dutluktu, belki kıraç bir meraydı. Ama artık değil!
Bugün burada binlerce insan yaşıyor.
Çocuklar okullara gidiyor, gençler üniversiteye, insanlar işine, evine, geleceğine umutla tutunuyor. Villalar, sosyal alanlar, parklar, yaşam var burada.
Ama bunu görmek istemeyenler var.
Bego Madencilik adlı özel şirket, “görmezden gelin, ruhsatı güncelleyin” diyerek hem bizi hem hukuku hiçe sayıyor.
Ama biz buradayız.
İmzamızla, sesimizle, bedenimizle, çocuklarımızla buradayız.
Yağmaya, talana, ranta karşı Keşan halkı olarak dimdik ayaktayız.
Burası bizim mahallemiz, evimiz, ocağımız, yaşam alanımız.
Sizlere sermaye uğruna teslim etmeyeceğiz!
Anayasa açık:
Yerleşim yerlerinin en az 1200 metre çevresinde patlatmalı faaliyet yapılamaz.
Ama “Anayasayı kim dinliyor” değil mi?
Diplomayı yok sayanlar, sahte imzalarla işlem yapanlar, halkın itiraz hakkını kağıt üstünde susturmak isteyenler…
Ama biz susmuyoruz.
Toplum, bu oyunu gördü.
Ve her türlü yasal hakkını, meşru direnişini sonuna kadar kullanmakta kararlı.
Keşan halkı, geçmişte olduğu gibi bugün de doğasına, suyuna, toprağına, geleceğine sahip çıkacak.
Çünkü biz bir avuç değiliz.
Biz bu toprakların gerçek sahipleriyiz.”
Özdağlı’nın ardından muhtarlar adına konuşan Mustafa Kemal Paşa Mahalle Muhtarı Bayram Ali Kalfalar’da yaptığı konuşmada şunları söyledi.

“550 dönümlük alanda yapılan çalışma devam ettiği müddetçe, Keşan’ın yerli sularını 6 ay sonra bulma şansımız yok. Kuyularımızdaki yerli suların tamamı buradan geliyor. Daha önce alınmış olan ruhsatta, 550 dönümde çalışma devam ettiği zaman Yenimahalle, İzzetiye Mahallesi ve Aşağı Zaferiye Mahallesi arasında; Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Hakkı Yörük Sağlık Meslek Lisesi, Gençlik Merkezi ve Yüzme Havuzu’nun yalnızca birkaç yüz metre uzağında, hayati bir tehditle karşı karşıyayız.
Yaklaşık 20 yıl önce, 2005 yılında alınmış bir taş ocağı ruhsatı, bugün artık gerçekliğini tamamen yitirmiş, bölgenin bugünkü sosyal, çevresel ve nüfus yoğunluğuna tamamen aykırı hale gelmiştir.
O tarihte ne bu yoğun yerleşim vardı, ne eğitim kurumları, ne de bu denli hassas su kaynakları bulunuyor”
Kalfalar’ın konuşmasının ardından toplanan 558 imza Keşan Kent Konseyi Başkanı Dr. Uğur Özdağlı ve komite tarafından Keşan Kaymakamı Aziz Mercan’a teslim edildi.





