“Türk kadını bu günlerde hayatta kalmak ve hemcinslerinin hakkını korumak için mücadele etmektedir”
Zafer Partisi İlçe Kadın ve Çocuktan Sorumlu Sekreteri Özlem Basut, yazılı bir açıklama yaparak kadın cinayetlerine dikkat çekti.
Basut’un açıklaması şöyle: “Her gün bir veya birden fazla kadın arkadaşımızın hayatının elinden alınışına tanık oluyoruz. Ankara İzmir, İstanbul gibi nice şehrimizin sokaklarında yitip giden hayatları gazetelerde kısa bir yazı olarak okuyup, sadece saniyeler süren haberlerde seyrediyoruz. Oysa Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk “ Dünyada hiçbir milletin kadını milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte Türk kadının gösterdiği gayretin üzerine çıkmamıştır” diyerek Türk kadınının mücadelesini ve önemini vurgulamıştır. O tarihlerde cephede düşmanıyla kıran kırana mücadele eden Türk kadını bu günlerde hayatta kalmak ve hemcinslerinin hakkını korumak için mücadele etmektedir. Oysa kadını veya kadın haklarını korumak için mücadele edilmemelidir. Bu devletin en temel görevlerinden birisidir. Kadınlar göz göre göre sokak ortasında öldürülüyorsa bu yalnızca katillerin değil onları durdurmayanların da suçudur. Onları durduramayıp aksine İstanbul sözleşmesinden çıkanların bize “çözüm” olarak sundukları KADES uygulaması bizim için bir çözüm değil, aksine aldatmaca ve göz boyamadır. Kadınların can güvenliğini sağlamak için hayata geçirilen bu sistem yapılan defalarca yardım çağrısına rağmen yetersiz kalıyor. Devlet yetişemiyor. Buna rağmen iyileştirme anlamında bir adım atılmıyor. Buna istinaden, İstanbul sözleşmesinden çekilmek kadınları doğrudan ölüme sürüklemiş, katillere ise cesaret vermiştir. Katillerin kravat takıp ceza indirimi alması, iyi hal veya haksız tahrik indirimleri ile cezalarının hafifletilmesi kadınları çaresiz bırakmıştır. Biz kadınlar yaşama hakkımızı ve can güvenliğimizi sadece kağıt üzerinde değil, sokakta ve en önemlisi adaletin vicdanında görmek istiyoruz.
Ve unutmayalım ki ceza indirimleri, iyi hal, haksız tahrik, en önemlisi adaletsizlik kadın cinayetlerinin en büyük suç ortağıdır. Mahkemelerin adaletsizliği, kadınların ölüm fermanıdır.”




