Karlıköy ve Yeşilköy'de taş ocağına karşı toplanan 919 imza Kaymakamlığa teslim edildi

5 Yıldız Eğitim Kurumları açılış töreni gerçekleştirildi

Karlıköy ve Yeşilköy’de yapılması planlanan Taş ocağı ile ilgili köy halkının toplamış olduğu imzaların kaymakamlık makamına teslimi ve konuya ilişkin  basın açıklaması dün Kaymakamlık binası önünde saat 11.00’de köy halkının da katılımıyla yapıldı.
Toplantıya Kent Konseyi Başkanı Uğur Özdağlı, yönetim kurulu üyeleri, İl Genel Meclis Üyeleri Aladdin Öztürk, Mehmet Güneş Yılmaz, önceki dönem CHP Milletevekili Okan Gaytancıoğlu, Karlıköy ve Yeşilköylü vatandaşlar da Keşan Belediye Otobüsü ile Keşan’a getirilerek katıldı.
İlk olarak konuşan Özdağlı, basın açıklamasına katılanlara teşekkür ederek şunları söyledi: “9 Temmuz’da bir ilanla yola çıktık. Dediler ki Karlıköy ve Yeşilköy sınırları içerisinde kalan bir mermer ocağı, andezit taş ocağı açacağız. Bunun için yılda 1 milyon taş taşıyacağız, bunun için 50 kiloluk dinamitlerle patlatacağız. Bunun içim 12.5 metre uzunluğunda 8.5 metre çukurlar kazacağız. 150 metreye kadar ineceğiz dediler biz de köyümüze sorduk. Taşocağı istiyor musunuz ? dedik köylüler taş ocağı istemiyoruz dediler. Biz de sizlerin sesini dinledik, dedik ki Karlıköy,Yeşilköy’de patlatmalı taş ocağı istemiyor dedik.  Bunun için 919 imza topladık ve imzaları Kaymakam beye teslim etmek üzere sizlerle birlikte buradayız.  Ayrıca imzalarımız Edirne Çevre Şehircilik İklim Değişikliği Bakanlığı Müdürlüğü’ne göndereceğiz. Diyoruz ki bu sıcakta bizi yormayın.  Bu sıcakta köyümüzü, ovamızı tarlalalrımız yıpratmayın diyoruz. Umarım bu onlar için bir ölçü olur, bu kadar kişi köyüne sahip çıkmış, bu kadar insan toprağına, ocağına, taşına, suyuna, bağına, barkına sahip çıkmış umarım dikkate alacaklardır. Öyle lafta Köylü Milletin Efendisidir diye konuşmaya gerek yok, işte efendiler burada, sizler buradasınız. Biz bunları tanıyoruz, nerden tanıyoruz, Artvin’den tanıyoruz. Cerratepe'den tanıyoruz. 15 yıldır Cengiz Holding’te uğraştılar, altın aradılar. Burdan Artvin’e selam yollayalım. Yeşil Artvin Derneği’nden Neşe ablaya Keşan’dan selam olsun. Onlar 15 yıl mücadele etti kazandı. Biz bunları nerden tanıyoruz, Salda Gölü’nden tanıyoruz, Salda Gölü gidenlerin Maldivler dediği bir yer, kenarına inşaat yapıyorlar, toprak taşıyorlar, hotellerine kum taşıyorlar. Biz bunları nerden tanıyoruz, Kazdağları’ndan tanıyoruz. Kazdağları’ndan bir tane şirket var, Kanada da ağaç kesseniz sizi hemen mahkemeye getiriyorlar. Ne yapıyorsun diye. Kanadalı şirket, Kazdağları’nda siyanürle altın arıyor. Biz onları oradan tanıyoruz. Biz onları çok uzaktan değil, biz onların Akbelen ormanlarından tanıyoruz. O canım ormanlarda kömür arayan maden şirketlerinden tanıyoruz. Daha yakına gelelim biz onları İbrice Limanı’nda Mecidiye de yaptıkları taşocaklarında neler bıraktılar, bıraktıkları yerlerde ot bitmeyen yerlerden tanıyoruz. Biz onları çok iyi tanıyoruz, ama onlar bizi daha tanımamışlar demek ki. Bu işe başladığımızda bir komisyon kurduk şimdi de komisyon üyesi arkadaşımızı konuşmak üzere davet ediyorum” dedi.
Komisyon adına konuşan Avukat Sevda Şimşek ise şunları söyledi: “Sevgili arkadaşlarım, bu ülke hepimizin. İlk önce sadece bu köylü olmak değil, insan olmak doğayı korumak için yeterli bir sebep. Yapılan tüm maden ocaklarının doğaya verdikleri zararları Uğur başkanım çok güzel izah etti. Şimdi bu köyde yapılacak ve planlanan maden ocağı köydeki bu havzaya zarar verecek. Köydeki yollar zaten yetersiz, yollara zarar verecek. Bu topraklar dünyanın hayran olacağı bir Saros Körfezi’ne sahip, bu dokuya zarar verecek, ormanlara zarar verecek, oradaki yabani hayata zarar verecek, tarıma zarar verecek, insanlarımızın sağlığına zarar verecek. Bizim ülkemiz çok geniş, çok verimli bir alana sahip ama bakir yerlerde var. Ormanlık olmayan kırsal tepeler var, yani alternatif o kadar çok yer var ki, maden ocağı evet topluma hizmet eden bir yönü olabilir. Ancak doğaya zarar vermeden çözüm üretilmesi mümkün. Bu kırsal tepelerden maden ocağını taş elde etmeyi ya da başka işlevle çalışma yapabilecek o kadar alternatif varken, bu canım doğayı ziyan etmelerini köyümüze zarar vermelerine izin vermeyeceğiz. Buradan köyümüzün geçmişi ve geleceği bir arada. Bunları yok etmelerine izin vermeyeceğiz. Hep birlikte mücadele edeceğiz. Gazamız mübarek olsun.”
Daha sonra konuşan 95 yaşında konuşan Kerime Gürsel de taş ocağına karşı olduğunu belirterek, “5 asker yetiştirdim, onlara tarlamdan elde ettiğim gelirle baktım büyüttüm. Askere yolladım, bu taş ocağını istemiyorum.” dedi. 
75 yaşındaki Asiye Sürücü de “Torunlarımız için bu ocağı istemiyoruz. Biz yaşlıyız ama taş ocağını gençler için yapılmasını istemiyoruz. Biz buraya gençlerimiz için geldik, bu taş ocaklarını istemiyoruz. Biz orada bu kadar yıl geçirmişiz.” şeklinde konuştu.
Meydandaki basın açıklamasının ardından Özdağlı ve komisyon üyeleri toplanan 919 imzayı Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz’a teslim etti.