Çevre

Gülçavuş'tan yangın sonrası açıklama

Gülçavuş Muhtarı Uğur Çetinkaya ve Gülçavuşu Sevenler Derneği Başkanı Onur Durmaz ile yönetim kurulu üyeleri, yangın nedeniyle açıklama yayınladı.

Abone Ol

“Acımız, yaşanılanlar, tarif edilemez”

Gülçavuş Muhtarı Uğur Çetinkaya ve Gülçavuşu Sevenler Derneği Başkanı Onur Durmaz ile yönetim kurulu üyeleri, bir açıklama yaparak, 11 Ağustos 2025 günü Enez’in Büyükevren ve Gülçavuş köylerinde yaşanan büyük orman yangınını değerlendirdiler.

Yangın sırasında ve sonrasında yaşananları anlatan Uğur Çetinkaya ve Onur Durmaz, şu açıklamayı yaptı: “Bilindiği üzere 11 Ağustos pazartesi saat 18.00 civarında başlangıç yeri Büyükevren köyü ormanından başlayarak rüzgârın etkisiyle köyümüz Gülçavuş ormanlık alanına geçen yangın maalesef ki rüzgarın etkisiyle hızlı bir şekilde yayılarak felakete dönüşmüş, hem doğamıza hem de köyümüzün geleceğine hem de vatandaşımızın ruhuna büyük zarar vermiştir. Yaşanan bu elim olay nedeniyle hepimiz korku ve acı dolu saatler yaşadık. Takdir edersiniz ki bu boyutta bir felakete köy halkı olarak yabancı ve hazırlıksızdık. Köyümüz büyük tehdit altındaydı. Yardıma gelen ekipler ve köy halkımız ile birlikte büyük bir dayanışma göstererek, güçlü bir mücadele verdik. Bu zorlu mücadele sonunda yangının köy yerleşkesine sıçraması engellenerek sabah saatlerinde kontrol altına alındı.

Üzülerek belirtmek isteriz ki; gün aydınlandığında acı bilançomuz ortaya çıktı, maalesef tüm ormanlık alanımız yanarak yok olmuş ve sahilimizde 8 ev yangından büyük zarar görmüş. Bu felaket ağaçlarımızı, içinde barınan hayvanlarımızı, çiftçimizi, temiz havamızı, su kaynaklarımızı, toprağımızı, ruhumuzu ve geleceğimiz olan çocuklarımızı her anlamda tehdit etmektedir. Memleketimizin her bir köşesi yanıyor gerçek anlamda kıyameti yaşıyor canlı canlı yanıyoruz! Ülke olarak çok büyük bir girdabın içindeyiz çıkamıyoruz korkumuz o ki kış gelene kadar tek bir ağaç kalmayacak. Acımız, yaşanılanlar; tarif edilemez. Derin üzüntü içerisindeyiz.

1980’li yıllar da ormanlaştırma çalıştırmaları yapılarken annelerimizin, dedelerimizin elleri ile diktikleri her sohbette bu ormanı ellerimizle toprağı yeşerttik diye gururlandıkları orman ne yazık ki gördüğünüz gibi simsiyah ve siyahtan başka bir şey kalmadı. Yangınların çıkış nedenlerinin titizlikle araştırıldığına olan inancımız, sorumluların adalet önünde hesap vereceği inancımız tamdır.

Ormanlarımızın yeniden yeşertilmesi için gerekli çalışmaların hemen başlatılıp siyahın tekrardan yeşile döneceğini, devletimizin desteği ile muhtarlığımız ve derneğimiz olarak yaşanan felaketin izlerini silmek için elimizden geleni yapacağımızı bilmenizi isteriz ve bu konularda inancımız tamdır. Aksini düşünmek dahi istemiyoruz.

Doğamızı, ormanlarımızı ve köyümüzün geleceğini korumak için gösterilen çaba, bizlere dayanışmanın birlik ve beraberliğin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır. Türk milletinin karakteri yüksektir ve yine göstermiştir.

Yangına karşı sergilenen hızlı müdahale, üstün koordinasyon ve fedakâr çalışma sayesinde, çok daha büyük kayıpların önüne geçilmiş olup, görev alan tüm ekipler, köy halkının gönlünde unutulmayacak bir yer edindiler.

Bu zorlu mücadelede burada bulunamayan köy halkımızın fertleri gerek paylaşımlarıyla gerek dualarıyla bizlere güç katmıştır, köy halkımızdan Ahmet Karacan, Ümit Şen, Özgür Özdemir ve Mustafa Yumrukkaya mücadeleleri taktire şayandı. Muhtarımızla birlikte dernek üyelerimiz sahada yer alarak, ekiplerimize katkı verme cabası içindeydik.

Büyük özveri ve fedakârlıklarıyla yardımımıza koşan, soğutma çalışmaları başlayana kadar sabahın ilk ışıklarına köyümüzden ayrılmayıp canı pahasına sahada olan, yöneten ve bize destek veren; devletin tüm birimlerine, ekiplerimize destek ve özverilerinden dolayı köy halkımız adına en derin şükranlarımızı sunarız. Bir daha böyle bir afet yaşanmamasını temenni ederiz. Bu duygu ve düşüncelerimizi ruh halimizi tüm kamuoyunla paylaşmak isteği ile sizlerle beraber olduk. Herkese teşekkürlerimizi sunarız. Geçmiş olsun memleketim. Geçmiş olsun Enez geçmiş olsun Büyükevren. Geçmiş olsun Gülçavuşumuz.”